Türk müzik eğitimine, müzik öğretimi kurumlarına değerli hizmetlerde bulunmuş bir eğitimcimizi, sanatçımızı daha kaybettik. Adıyaman Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi emekli Dekanı, Müzik Eğitimcileri Derneğimizin örnek, sorumlu üyelerinden Prof. Dr. Kadir Karkın, 23 Haziran 2020 akşamı tedavi gördüğü Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde yaşama gözlerini yumdu.
Prof. Dr. Kadir Karkın, 26 Haziran 2020 Cuma günü, Muğla İli, Fethiye İlçesi Çatalarık Yenişehir Mezarlığında öğle namazı sonrası son yolculuğuna uğurlanacaktır.
Allah rahmet eylesin. Ailesinin, öğrencilerinin, dostlarının, müzik eğitimcileri topluluğumuzun başı sağolsun.
Huzur ve ışık içinde uyusun.
Müzik eğitimcileri ve sanatseverler Prof. Dr. Kadir Karkın‘ın hizmetlerini unutmayacaktır.
MÜZED GENEL MERKEZİ
PROF. DR. KADİR KARKIN
1957 yılında Düziçi
öğretmen okulunda öğrenci oldu. 1960 yılında Çapa öğretmen okulu müzik
seminerinde Ekrem Zeki ÜN , Halil Bedii YÖNETKEN VE Tahir SEVENAY’’ın öğrencisi
oldu. 1964 yılından itibaren 6 yıl ilkokul öğretmenliği süresince Ekrem Zeki ÜN
İle de çalışmalarını sürdürdü. 1970 yılında İstanbul Atatürk Eğitim
Enstitüsünde öğrenci oldu. Bu okulda Ekrem Zeki ÜN, Prof. Dr .Bülent TARCAN ile armoni
ve kompozisyon çalışmalarını sürdürdü.1973 yılında Sinop Kız öğretmen okulunda
5 yıl öğretmenlikten sonra 1978 yılında İstanbul Atatürk Eğitim Enstitüsü Müzik
Bölümüne hoca olarak atandı. Atatürk Eğitim Enstitüsü Bölüm Başkanlığı yaptığı
süre içinde okulu statüsü, Yüksek öğretmen okulu ve sonrada Atatürk Eğitim
Fakültesi olarak değişti. Bu süre içinde; lisans tamamlama, yabancı dil sınavı
aşamalarından geçti. 1986 yılında sanatta yeterlilik, 1987 yılında Yardımcı
Doçentlik, 1988 yılında Doçentlik unvanlarını aldı.1989 yılında Malatya İnönü
Üniversitesi Müzik Öğretmenliği Bölümünün kuruculuğunu üstlendi. 1994 yılında
Abant İzzet Baysal Üniversitesinde Profesör unvanını alarak aynı üniversitede
Müzik Öğretmeliği Bölümünün kuruculuğunu üstlendi. 1999 yılında 9 Eylül
Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi Müzik Öğretmenliği Anabilim Dalı Başkanı
iken Cumhuriyet Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanlığına atanarak
Fakültesinin kuruculuğunu üstlendi. 2005 yılı Mart ayında atandığı İnönü
Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanlık Görevine atanarak Malatya’da
görev yaptı. 04. 11. 2010 tarihinden itibaren de Adıyaman Üniversitesi Güzel
Sanatlar Fakültesi Dekanı olarak görev yaptı. Emekliliğinden sonra Mersin İli
Erdemli İlçesine yerleşti.Evli ve iki çocuk babasıdır.
Çalıştığı tüm kurumlarda yaylı çalgılar
orkestrasını kurdu, çalıştırdı, il içinde ve dışında sayısız konserler verdi.Prof.
Dr. Kadir Karkın, son olarak Erdemli Belediyesi Çağdaş Türk Müziği Korosunu çalıştırıyordu.
DEMEK Kİ SEN…
AHMET SAY, Aydınlık, 22.08. 2014
Geçen hafta cumartesi günü, müzikçi ve müzik eğitimcisi dostumuz Prof. Kadir Karkın’ın “50. Sanat Yılı” dolayısıyla16surmanset Malatya’daki İnönü Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Konser Salonu’nda rüya gibi bir etkinlik izledik. Yurdun dört bir yanından gelen dostlarımızın yanı sıra, Malatya’daki müzikçi ve müzik eğitimcisi arkadaşlarımızla salon dolmuştu. Her konuşmanın ardından kısa bir konser parçasının seslendirilmesiyle duygu dolu bir içerik kazanan program, beni öylesi coşkulara yöneltti ki, o gün içimden söylediklerimi okurlarımıza olduğu gibi aktarmak istiyorum:
Hey benim Kadir Karkın Hoca’m! Müzikçi ve eğitimci olarak senin yaşam öykün, tam bir romandır aslında! Üniversitelerimizde müzik öğretmeni ve müzikbilimci yetiştirmek üzere, Anadolu’nun yedi bölgesine tek tek giden, yıllarını veren sensin! İstanbul’da, Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Müzik Bölümü’nün Başkanı’yken ve üstelik doçent de olmuşken, şeytan mı dürttü seni nedir? 1970’li yılların sonlarında İstanbul’u yüzüstü bırakıp Malatya’daki İnönü Üniversitesi’ne gittin! Neymiş? Orada, Müzik Öğretmenliği Bölümü’nü kuracakmışsın! Bu işe beş yılını verdin. Sonra, Bolu’daki “Abant İzzet Baysal Üniversitesi”nde Müzik Bölümü Başkanlığı’na yöneldin. Artık profesör unvanını almıştın, durup dinlenmek varken İzmir’deki Dokuz Eylül Üniversitesi Müzik Eğitimi Bölümü’ne gidip bu Bölümün Başkanlığı’nı üstlendin. Ertesi yıl, Sivas’taki Cumhuriyet Üniversitesi’nde Güzel Sanatlar Fakültesi’nin kurucu dekanı olarak çalışmalara başladın. Orayı da kurdun bütün bölümleriyle. Sonra yeniden Malatya’da, bu kez İnönü Üniversitesi’nin Güzel Sanatlar Fakültesi’nin kurucu dekanlığını yaptın; yeniden beş yılını daha sanat eğitimi için harcadın… Ve 2010 yılında, Adıyaman Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nin Kurucu Dekan’ı olarak çalışmaya başladın…
Deli misin sen Kadir Hoca? Adıyaman’da bu kez konservatuvar falan kurdun ha? Seni gidi seniiii!
Zaten yurdun yedi bucağında müzik öğretmenliği bölümlerini kuran sensin! Güzel sanatlar fakültelerinin müzik bölümlerini kuran sen, resim ve heykel bölümlerini açan sensin! On tane müzik kitabı yazan sen, yüzlerce eğitsel konseri yöneten sensin! Gençlerimizin kafasını müzikti, resimdi, heykeldi, câiz olmayan yollara sürükleyen sensin! Demek ki sen.. sen cumhuriyet öğretmenisin!
KADİR KARKIN: SAYGIYI FAZLASIYLA HAK EDEN 50 YILIN ONURU..
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN, Sanattan Yansımalar, 05.09.2014
Kadim dost Ahmet Say arayıp “Kadir Karkın telefonunu istiyor, verebilir miyim?” diye sorduğunda yanıtım “Tabii” olmuştu. Prof. Kadir Karkın (d. 1944), adını hep Anadolu’nun bir köşesinden yankılanarak duyduğum, bildiğim bir müzik eğitimcisiydi. Şimdi Adıyaman Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nin dekanıydı. Arayıp da büyük bir tevazu içinde sevecen sesiyle “Malatya’da bir toplantımız olacak, sizi de aramızda görmek istiyoruz” deyince reddetmek olanaksızdı…
Ahmet Say’la birlikte 15 Ağustos gecesi Malatya’ya uçmak üzere Esenboğa’da, Gazililerin “piri”, hocaların hocası Prof. Dr. Ali Uçan ve Ankara Devlet Konservatuvarı hocalarından iyi viyolacı Doç. Bediz Kınıklı’yla buluştuk.
Biz niye Malatya’ya uçuyorduk? Program neydi? Bilinen, Kadir Karkın’ın 50. Eğitimcilik ve Sanat Yılı nedeniyle bir toplantı düzenlendiği ve üç saat kadar süreceğiydi! Bediz yanında viyola kutusunu taşıdığına göre bu toplantıda çalacaklar arasında olmalıydı.
Ertesi gün İnönü Üniversitesi GSF içinde, tablolar, seramikler arasından yürüyüp konser salonuna yönelirken, bu üniversite için unutulmaz katkılar yapan, belki de bu nedenle “halledilip” yıllarca hapiste çürütülen yurtsever insan Prof. Fatih Hilmioğlu’nu anmamak olanaksızdı.
“Prof. Kadir Karkın’ın 50. Sanat Yılı Saygı Buluşması” başlığı taşıyan bir A4’e sığdırılmış izlenceyi İnönü Üniversitesi GSF Dekan Yardımcısı Bülent Yılmaz, kısacık ama sıcak bir konuşmayla açtı. Prof. Kadir Karkın’ın özgeçmişini görüntüler eşliğinde sunuculuk görevini üstlenen Bolu İzzet Baysal Üniversitesi’nden Doç. Dr. Dolunay Akgül Barış’ın anlatısıyla izlerken, etrafında oluşan sevgi hâlesinin boşuna olmadığı anlaşılıyordu.
İlk konuşmacı, her zamanki ciddiyetiyle bir konferans metni hazırlamış olan Prof. Dr. Ali Uçan’ın “Türkiye’nin 7 coğrafi bölgesinde de çalıştı” saptaması, Atatürk’ün kurtuluş savaşındaki “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır” nitelendirmesini anımsatıyordu. Şöyle bir kontrol edince, Düziçi, İstanbul, Sinop, Bolu, Sivas, İzmir, Malatya ve Adıyaman’la 7 bölgenin tamamlandığını gördüm. Karkın, kimileri gibi üç büyük kentten birine demir atmamış, nerede görev verilirse yurtsever bir eğitimci ve yönetici olarak kabul edip gitmiş ve ülkeye yeni bölümler, fakülteler kazandırmıştı.
Ahmet Say, ardından Prof. Dr. Halil Çivi’nin konuşmaları Karkın analizinde boş kalan yerleri tamamlıyordu. Prof. Dr. Halil Çivi, iktisatçı olmasına karşın tıpkı Karkın gibi herkesin kaçmak için bahane aradığı Anadolu üniversitelerinde kurduğu fakülte ve adil yönetim anlayışıyla iz bırakmış “sağlam” bir insandı. Önce akademik, sonra şair yanını konuşturdu.
Halen İzmir ve Kıbrıs’ta eğitimciliği sürdüren, daha çok Ege bölgesinde çeşitli müzik eğitim kurumlarının kuruculuğunda bulunmuş Ecole Normale mezunu Prof. Memduh Özdemir, taa Düziçi’ndeki çocukluk yıllarından sınıf arkadaşı gönül insanı Nurullah Ece ve Sinop’tan öğrencisi Neşe Özkoç’un konuşmalarının arasına birer dinleti serpiştirilmişti. Bu dinletilerde de, icracıların daha çok Kadir Karkın’ın eğitim amaçlı bestelerinin seslendirilmesine yer verilmişti.
Neler mi dinledik? Önce Karkın bestelerini sıralayalım: Beri Bak ( Seçkin Sardaş
Çelik-Ses, Saadet Kösreli-Piyano), Duyum, Üç Ayak ( Ersan Çiftçi-Keman, Saadet Kösreli-Piyano), Gökteki Yürek ( Bige Bediz Kınıklı-Viyola, Barış Topbaş-Piyano), Kar Suyu ( Yaylılar Topluluğu)
Malatya Anadolu Lisesi öğretmenlerinden Goncagül Doğan Başkak, Özgür Sakalıuzun’un bağlaması eşliğinde okuduğu Acem Kızı’ndan sonra, sıcacık bir Malatya türküsüyle gönüllerimizi kazandı.