Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi GSE Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı koro eğitimcilerinden Öğr. Gör. Dr. Asena GÖZEN‘i 17 Mayıs 2018 Perşembe günü yitirdik. Öğrencileri ve arkadaşları arasında çok sevilen, başarılı koro eğitimcisi Asena arkadaşımızın çok erken yaşta vefatı, Gazi Üniversitesini ve müzik eğitimcileri topluluğunu üzüntüye boğdu.
Asena Gözen, 18 Mayıs 2018 Cuma günü memleketi olan Denizli, Acıpayam İlçesi, Dedebağ Kasabası Mezarlığında öğle (Cuma) namazı sonrası sonsuzluğa uğurlandı.
Asena Gözen için görev yapmış olduğu Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi GSE Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalında 30 Mayıs 2018 günü bir anma töreni düzenlendi. Öğretmenleri, eğitimci arkadaşları, öğrencileri, yakınları, dostları Asena Gözen ile ilgili duygularını dile getirdiler. Koro ve çalgı müziği yapıtları seslendirdiler.
Asena arkadaşımıza Allah’tan rahmet, ailesine, sevenlerine, müzik eğitimcilerine başsağlığı dileriz.
MÜZİK EĞİTİMCİLERİ DERNEĞİ (MÜZED)
Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi GSE Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalı emekli Öğretim Üyesi ve MÜZED Onursal Başkanı Prof. Dr. Ali UÇAN‘ın Asena GÖZEN‘i anlattığı konuşma metnini aşağıda kamuoyunun dikkatine sunuyoruz.
ASENA GÖZEN’İ ANARKEN…٭
Prof. Dr. Ali UÇAN
Bugün 30 Mayıs 2018. Gazi Müzik Eğitimi Ailesi olarak 13 gündür derin bir üzüntü içindeyiz. Ve bu derin üzüntüyle şimdi yeniden bir aradayız. Ne yazık ki son yıllarda böylesi bir araya gelişleri giderek daha sık yaşamaktayız…
On üç gün önce 17 Mayıs 2018 Perşembe günü ansızın ve beklenmedik bir biçimde yitirip ertesi gün toprağa verdiğimiz çok değerli bir insanımızı anmak için toplanmış bulunuyoruz. Bu hüzün dolu toplantımızda müzik yaşamımızın, kültürümüzün ve eğitimimizin çok değerli varlığı Asena’mızı anıyoruz. O, Atatürk’ten armağan ve adını O’nun Gazi sanından alan bu tarihî kurumda, bu salonda, bu sahnede lisans, yüksek lisans, sanatta yeterlik ve doktora öğrencisi, araştırma görevlisi ve öğretim görevlisi olarak toplam 29 yıl etkin bir varlık gösterdi. Çok değerli çalışmalar yaptı, etkinlikler gerçekleştirdi, gençler yetiştirdi, kalıcı ürünler verdi…
Asena’yı Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Bölümümüze öğrenci olarak girdiği 1989’dan bu yana yaklaşık 30 yıldır çok yakından tanıyorum. Bölüm Başkanı ve öğretim üyesi olarak yaşamını, gelişimini, yetişimini, çalışmalarını ve verimlerini yakından izliyordum. Çoğu başarılarına doğrudan tanık oluyordum. Ancak bu tanıklığım 2013 yılından sonra giderek dolaylı olmaktaydı…
Asena başkent Ankara’da eğitimci bir ailenin çocuğu olarak doğmuş, büyümüş ve yetişmişti. Bu süreçte sırasıyla ilkokul, ortaokul ve lisede genel müzik eğitimi boyutuyla da güçlü bir genel eğitim görmüştü. Yanı sıra öğrenim gördüğü ortaokulun bandosunda, lisenin orkestrasında ve TRT Ankara Radyosu Çoksesli Gençlik Korosu’nda güçlü bir özengen müzik eğitimi almıştı. Bunların bir sonucu olarak Bölümümüze hem genel kültür, hem müzik yönünden yüksek yetenekli, temel donanımlı ve ön deneyimli bir genç olarak girmişti.
Önce çok çalışkan, disiplinli ve başarılı bir öğrencimiz oldu; bölümü birincilikle bitirdi. Sonra yine çok çalışkan, disiplinli ve başarılı bir öğretim elemanımız oldu. Bu bağlamda Müzik Eğitimciliği Alanımıza ilişkin öğrenciliğinde izlediği Lisans, Yüksek Lisans, Sanatta Yeterlik ve Doktora Programlarımızda sanatla bilimi, bilimle sanatı hem buluşturan, bağdaştıran ve birleştiren, hem kaynaştıran, bütünleştiren ve iç içeleştiren bir anlayış ve yaklaşımla yetişti. Bu yetişimle edindiği kazanımlarını Bölüm öğretim elemanlığında yaptığı çalışmalarda ve üstlendiği ders, görev ve etkinliklerde uygulayarak pekiştirdi ve daha da geliştirdi. Ve sonunda çok etkili, verimli ve yararlı bir Koro Eğitimci ve Yönetimcimiz oldu. Bunun yanında Bireysel ve Toplu Ses Eğitimciliğinde de belirgin bir yol aldı.
Her meslek dalında ve yaşamında 30’lu ve 40’lı yaşlar çok anlamlıdır, çok önemlidir, çok değerlidir. Bu durum Asena için de geçerliydi. 30’lu yaşlarında biri yüksek lisans, diğeri doktora düzeyinde iki değerli tez verdi. (1) “Özel Anadolu Liselerinin lise hazırlık sınıflarında toplu ses eğitiminin gerekliliği” (Yüksek Lisans Tezi 2005). (2) “Amaçları Bakımından Farklı Yapılanmış Çoksesli Korolarda Koristlerle Koro Şefi Arasındaki İletişimin İncelenmesi” (Doktora Tezi 2009). İkisi de toplu ses eğitimi ve koro eğitimine ilişkin önemli veriler, bilgiler ve bulgular içeriyor. 40’lı yaşlarında biri yazar, diğeri editör olarak iki değerli eser verdi. (1) (Yazar olarak Şan İçin Temel Bilgiler Ve Ses Egzersizleri (2013, 2017), Müzik Eğitimi Yayınları. (2) Editör olarak Şan İçin Piyano Eşlikli Çağdaş Dönem Şarkıları (2016), Müzik Eğitimi Yayınları. Her birini beğeniyor ve övüyorum. Çünkü her biri alanımıza önemli katkılar sağlıyor. Öyle sanıyorum ki yaşama gözlerini yummasaydı önümüzdeki yıllarda bunlara yenilerini ekleyecekti.
O’nu 46 yaşındayken yaşamının en donanımlı, en deneyimli, en birikimli, en verimli ve en yararlı olduğu çağında-döneminde yitirdik. Bu 46 yılın 25 yılını sanatçı eğitimci olarak geçirdi. Bunun ilk 2 yılında ortaöğretim kurumunda lise müzik öğretmenliği, öbür 23 yılında yetiştiği yükseköğretim kurumunda üniversite öğretim elemanlığı yaptı. Ancak Asena gerçekte 1983’ten beri müzik yaşamımızın, kültürümüzün ve eğitimimizin etkin bir üyesi idi. Bunu, kendi yazdığı yaşamöyküsünün ayrıntılarından şöyle saptıyorum: Özgeçmişinin bir bölümünde “İş Deneyimi”ni “1983-1986 yıllarındaki Ankara Bahçelievler Ortaokulu Bando Üyeliği” ile başlatır. Bu başlatışı çok anlamlı ve önemli buluyorum. Çünkü o 11 yaşındaki Ortaokul Bandosu Üyeliğini, müziksel eğitimi ve mesleksel yetişimi açısından ne denli ciddiye aldığını, önemsediğini ve değersediğini gösteriyor. Bu başlayışı 1986-1988 Deneme Lisesi Orkestra Solistliği, 1986-1990 TRT Çoksesli Gençlik Korosu Koristliği, 1989-1993 GÜ GEF MEB Öğrenci Koro Üyeliği ve Şarkı Söyleyiciliği izliyor. Böylece kazanmış olduğu iş deneyiminde ortaokul, lise ve üniversite lisans öğrenimi evrelerinde aldığı özengen ve mesleksel müzik eğitimi kapsamındaki etkinlik ve deneyimlerine önemli bir yer ve yüksek bir değer vermiş oluyor.
Asena, Ortaokul Bando Üyeliği’nden başlayarak öğrenim gördüğü müzik alanı ve kazandığı müzikçilik mesleği ile ilgili üstlendiği her görevi, yaptığı her işi, ortaya koyduğu her çalışmayı ciddiye almış, önemsemiş ve değersemiştir. Bu, onun yaşamı boyunca sapmaksızın izlediği bir temel tutum ve şaşmaksızın uyguladığı bir temel ilkedir. Onu yaşamı boyunca başarılı, etkili, verimli ve yararlı kılan etmenlerin en başında bu temel tutum ve ilke gelir. Bu, herkes için örnek alınmaya değer bir olgudur. Çünkü bireysel, kümesel, kurumsal, ulusal ve uluslararasıl başarılara erişmenin birincil yolu bu temel tutum ve ilkeye sahip olmak ve uygun davranmaktan geçer.
Asena ve onun gibiler kolay yetişmiyor. Yetişirken her birine çok emek veriliyor. Yetiştikten sonra devlet, toplum, ulus ve insanlık, onlardan uzun yıllar çeşitli hizmetler ve katkılar bekliyor. Bu nedenle bu beklentilerin olabildiğince uzun sürmesi umulan mesleksel yaşam boyunca düzenli bir biçimde ve hakkıyla yerine getirilebilmesi için öncelikle sağlıklı olmak ve esenlikli yaşamak gerekiyor. Öbür görevleri yerine getirirken onlarla birlikte böyle olmayı ve yaşamayı da çok önemli bir görev saymak gerekli oluyor. Bu konuda Cumhuriyetimizin en köklü özgün kurumunda Gazi Müzik Eğitimi Ailesi’nin bireyleri olarak daha dikkatli, duyarlı ve özenli olmamız gerekiyor.
Gazili olarak birbirimizin yerini, önemini ve değerini daha iyi bilelim. Birbirimize daha bilinçli bir biçimde daha yatkın ve tutkun olalım. Bu bilinçlilik, yatkınlık ve tutkunluk içinde, çok değerli varlığımız Asena’ya bir kez daha Tanrı’dan rahmet diliyor ve “Nur içinde yat!” diyorum. Türkiye Müzik Eğitimi Ailesi olarak hepimizin başı sağ olsun! Ona ve onun gibilere sonsuza dek sahip çıkalım! Onu ve onun gibileri sonsuza dek analım!
Şunu hiç, ama hiç unutmayalım: Değerler sahip çıkıldıkça vardır ve anıldıkça yaşar!
Ankara-Gazi, 30 Mayıs 2018
٭ 30 Mayıs 2018 günü saat 18:00’de Gazi Üniversitesi Gazi Eğitim Fakültesi Müzik Eğitimi Anabilim Dalı Gazi Konser Salonu’nda gerçekleştirilen “Öğr. Gör. Asena GÖZEN’i Anma Töreni”nde yapmış olduğum konuşmanın tam metnidir.